9 Ekim 2007 Salı

What If..

“What if”; olgular üstüne kafa yoran insan için aşırı tehlikeli bir kurgu. Beraberinde getirdiği olasılıklar evreni, birkaç tanesini düşünmeye başladığınızda dahi insanı paranoyak birine çevirmeye yetecek kadar çılgınca. “Ya böyle olmasaydı da…şöyle olsaydı..?”

Bazen paranoyak insanların kafası çalışan yegâne insanlar olduğunu düşünüyorum. Çünkü bir “what if..” değilse bir diğeri mutlaka gerçeği 12’den vuruyor. Hangisinin “olan” hangisinin paranoya olduğunu ayıramamak da, zavallı insanın zayıf özelliği.

Sandığımız kadar iyi değiliz.

Sandığımız kadar akıllı değiliz.

Sandığımız kadar kuvvetli, değiliz.

Bu olasılıklar evrenindeki pek çok ihtimali aynı anda aklına getirebilen insanlara, sanatçı diyoruz.

Sanatçı paranoyak, huzursuz, sorunlu kimsedir.

Her paranoyak, sorunlu, huzursuz kimse sanatçı değildir.

Huzursuzluk her zaman gözle görülür alana yansımak zorunda değildir. Paranoyak insanların alnında yazmaz, kamufle olmuş olabilirler. Sorun, her zaman kendine siyah rengini seçmez, ifade edilmek için.

Uğurböceği hastalandığında kırmızısının tonu açılır.

Ruhum uğurböceği misali, hastalanınca rengi nicedir?

Hiç yorum yok: