18 Ekim 2007 Perşembe

Bu Beyinde Sıkıyönetim İlan Edilmiştir- On Guard!

Son zamanlarda fotoğraf çekme tutkusu beni yine ele geçirdi. Şu an çekemiyorum, çünkü makinem yok. Geçen sene sattım. Şuan ise çıldırmış gibi fotoğraf çekmek istiyorum.
---

İnsanlardan etkileniyorum. Hem olumlu hem olumsuz olarak. Birinin çektiği acıyı derinden hissedebiliyor, buna hayli üzülüyorum. Kendimi yok yere mi üzüyorum? Yaşanan duygular hiçbir zaman "yok yere" yaşanmaz..

Tuhaf şekilde, sevdiklerimi bir gün kaybetme korkusu geldi, buldu beni. Şu aralar bırakın klasikleri, normal kitapları okumayı kaldırmayan beynimi tv dizileri izleyerek "boşaltmaya" çalışıyorum. Fakat aslında iyi gelmiyor. Dün Yaprak Dökümünü izlerken, ağla, ağla, öldüm. Çok acıklı bir sahne yoktu aslında. Ama beni sonunda rahatlatan bir kurgusu da yok.

Roma döneminde yaşayıp birkaç trgedya izlemenin bana çok daha fazla yarayacağına karar verdim. İnsana yarayan kurgu kesinlikle o şekilde olmalı. Başlarken herşey tanıdık gelmeli, komik unsurlarla kişiler tanıtılmalı, sonra olaylara entrikalar girmeli, tansiyon yükselirken insan ruhunu beslemeli, ağlatmalı, düğümlenmeli, ve sonunda tam yüreği kaldırmama noktasına dayandığında insan, çözüme kavuşturularak tekrar gevşemesi sağlanmalı. Mutlu sonlarla oyun bitmeli, umutlar aşılanmalı, zorluklar karşısında dayanmanın insana mutluluğu getireceği mesajı verilmeli...Erdemler yüceltilmeli, ruhlar dingineştirilmeli.
Diziler ise sürekli düğümlüyor düğümlüyor, erdem yozlaşıyor, umut tüketiliyor.. Tükenmiş karakterlerle devam ediyor olaylar. Gevşeyemiyorum bir türlü. Tam bir sevgi gösterisi görüp rahatlarken, birbirlerine sarılmış çiftin bir tanesinin gözündeki abartılı "seni ne güzel uyutuyorum" bakışıyla karşılaşıyor, tekrar tetiğe geçiyorum.

Kafam çok çalışıyor, aşırı. Bir milyon olasılık aynı anda geçiyor süzgeçten, en muhtemellerinin, muhtemel kombinasyonları o saniyede sıraya diziliyor. Görüş alanım büyük bir ekransa, karmakarışık tablodaki 1 piksellik (evet, 1 piksel,yalın) tuhaflık ihtimali beynimin rejim kuvvetlerince affedilmiyor, yakalanıyor. Hemen yeni kombinasyonlar hesaplanıyor. Odaklandığım konuyla ilgili beynimde sıkıyönetim ilan edilmiş. Kendilerine bu kadar mükemmel çalıştıkları için teşekkür borçluyum. Ama işlemci yanmak üzere. Yanan diğer şeylerin yanında.

Kafam çok çalışıyor, aşırı. Ama yok yere şeyler için. Keşke bu konsantrasyonu istediğim konularla ilgli de koruyabilsem.

Belki de haklıdır..? Tv izleyeceğime oturup İlyada'yı okumalıyım.

----

Hiç yorum yok: